ANTİVİRAL UÇUCU YAĞLAR
Aromaterapide kullanılan uçucu yağların, antimikrobiyal, antiviral, antifungal, antienflamatuar etkileri nedeni ile bakteriyel, viral, fungal enfeksiyonlarda kullanımı bulunmaktadır (1). Sentetik ilaçlara karşı bakteri ve virüslerin direnç geliştirmeye başlaması, bilim adamlarını doğal tedavi yöntemlerini araştırmaya yöneltmiştir. Fitoterapi ve aromaterapi bu tedavi yöntemlerindendir. Tıbbi bitkiler, viral replikasyonu inhibe etme potansiyeline sahip çeşitli kimyasal bileşenler üretirler ve viral enfeksiyonları tedavi etmek için yaygın olarak kullanılagelmişlerdir (2). Uçucu yağların ve bileşenlerinin çeşitli mikroorganizmalara karşı aktif olduğu bilinmektedir. Uçucu yağlarda bulunan fenilpropanoidler ve seskiterpenler, onların antiviral aktivitelerine katkıda bulunur (3, 4 ). Bu bölümde antiviral özelliği olan çay ağacı, melisa, okaliptus, nane, lavanta, kekik, bergamot, biberiye, karanfil, defne uçucu yağları tartışılacaktır.
1- Çay Ağacı Uçucu Yağı
Myrtaceae familyasına ait, botanik ismi Melaleuca alternifolia Cheel. olan bitkiden elde edilir. Avustralya’ya özgü, her zaman yeşil kalan, uzunluğu 6 metreyi bulan bir bitkidir. Avustralya yerlilerince yüzyıllardır kullanılmakta olan bir bitki olup, son dönemde dünya çapında tanınmıştır. Ağacın yaprakları ve dalları kullanılır. Buhar ya da su distilasyonu ile elde edilir. Çay ağacı yağının içeriğinde ağırlıklı olarak terpinen-4-ol, terpinen, terpinolen,1,8 sineol, pinen bulunur. Ana bileşeni terpinen-4-ol.dur. Terpinen-4-ol, güçlü antimikrobiyal ve antiinflamatuar özellikler taşır. Ayrıca çay ağacı uçucu yağına bağışıklık güçlendirici bir özellik kazandırır. Çay ağacı yağı antiviral, antibakteriyel, antifungal, antienflamatuar, antioksidan, antiseptik özellikler gösterir (5). Çay ağacı yağının okaliptus yağı ile birlikte değerlendirildiği bir çalışmada, bu iki uçucu yağın Herpes Simpleks Virüse (HSV) karşı yüksek düzeyde etkili olduğu gösterilmiştir (6) . Başka bir çalışmada çay ağacı yağının tekrarlayan herpes labialis enfeksiyonlarında etkili olduğu bildirilmiştir (7). Çay ağacı uçucu yağının influenza A ya karşı etkisi araştırılmış ve çay ağacı yağının ve terpinen-4-ol, terpinolen, alfa-terpineol gibi bazı bileşenlerinin influenza A / PR / 8 virüs alt tipi H1N1 replikasyonu üzerinde inhibe edici bir etkiye sahip olduğu gösterilmiştir (8, 9). Bazı çalışmalarda çay ağacı ve okaliptus uçucu yağlarının vaporizer ve aerosol formlarının havadaki influenza virüsünü inhibe ettiği gösterilmiştir. Bu bulgunun gelecekte antiviral prosedürlerin hazırlanmasında doğal yöntemler kullanımı konusunda umut verici olduğu vurgulanmıştır (10). Çay ağacı yağı ile yapılan başka bir çalışmada Human Papilloma virüsün (HPV) neden olduğu tekrarlayan verrüleri olan ve salisilik asit tedavisine cevap vermeyen 6 hastaya, akşamları yatmadan önce 5 gün boyunca siğillerine çay ağacı yağı uygulanmış ve beş gün sonra siğillerde iyileşme olduğu kaydedilmiştir (11).. Çay ağacı yağı oral alındığında toksik olabilir, literatürde zehirlenme vakaları mevcuttur, ancak hepsinin iyileşme ile sonuçlandığı bildirilmiştir. Cilt ile temasında alerjik reaksiyonlara neden olabilir.
2- Melisa Uçucu Yağı
Lamiaceae familyasına ait, botanik adı Melissa officinalis L. olan bitkiden elde edilir. Melisa bitkisi kumlu ve çalılık alanlarda doğal olarak bulunur ve çok hızlı büyür. Bitkinin yaprakları ve çiçekli toprak üstü kısımları kullanılır. Buhar distilasyonu ile elde edilir. İçeriğinde geranial, neral, b-karyofilen, sitronellal vardır. Melisa uçucu yağı antiviral, antibakteriyel, antihistaminik, antienflamatuar, antiseptik, antispazmodik, antioksidan özellikler taşır. Melisa uçucu yağının antiviral aktivitesi uzun zamandan beri bilinmektedir. Özellikle HSV’ye etkili olduğu pek çok çalışma ile gösterilmiştir. Melisa uçucu yağının hem HSV-1 hem de HSV-2’ye karşı antiviral aktiviteye sahip olduğu belirtilmiş ve antiviral aktivitesi içerdiği tanenlere atfedilmiştir (12, 13). Antiviral etkinin virüslerin hücre içine penetre olduktan sonra değil de penetrasyondan önce olduğu belirlenmiştir. Melisa uçucu yağı ile yapılan başka bir çalışmada influenza virüsüne karşı (H9N2) etkili olduğu gösterilmiştir (14). Çalışmada melisa uçucu yağı ve influenzada kullanılan antiviral ilaç olan oseltamivirin in vitro antiviral aktivitesi ve bunların kuş gribi virüsü (AIV) alt tipi H9N2 üzerindeki sinerjistik etkileri değerlendirilmiş, melisa uçucu yağının influenza virüsü replikasyonunu baskıladığı bulunmuştur ( 15, 16) . Bunun yanında, melisa uçucu yağının antiviral ajan olan oseltamivir ile birlikte uygulandığında, oseltamivirin etkinliğini arttırdığı görülmüştür. Melisa uçucu yağının Herpes Simpleks Virüsünün bulaştırıcılığını azalttığı deneysel olarak gösterilmiştir. Melisa yağı gebelikte kullanımı önerilmez. Ciltte hassasiyet yapabilir.
3- Okaliptus Uçucu Yağı
Myrtacea familyasına ait, botanik adı Eucalyptus globulus Labill. olan bitkiden elde edilir. Avustralya’ya özgü olan bir bitkidir ve yaklaşık 500 türü mevcuttur. Boyu 100 metreye ulaşabilir. Bazı türleri Yeni Gine ve Endonezya’da bulunur. Ağacın yaprakları ve dalları kullanılır. Buhar distilasyonu ile elde edilir. Okaliptüs uçucu yağının ana bileşenleri 1,8 sineol (ökaliptol), limonen, a-pinen, p-terpinen ve a-terpineol dür.. E.globulusun 1,8 sineol oranı diğer türlere göre daha yüksektir. Okaliptüs uçucu yağı, virüslere, bakterilere, mantarlara karşı antiviral, antimikrobiyal, antibakteriyel ve antifungal aktiviteye sahiptir. Bir çalışmada okaliptus ve çay ağacı uçucu yağlarının aerosol formlarının influenza virüsünü inhibe ettiği gösterilmiştir (17). Başka bir çalışma ile bu bulgu bergamot ve okaliptus uçucu yağları ile çalışılarak desteklenmiştir. Bergamot ve okaliptus uçucu yağlarının aerosol formlarının influenza virüsünü 10 dakika içinde inhibe ettiği gösterilmiştir . Okaliptus, tarçın, biberiye, portakal, karanfil uçucu yağlarından oluşan ticari bir formülasyonla yapılan çalışmada, formülasyonun influenzaya karşı etkili olduğu gösterilmiştir (18) Bu etkinin uçucu yağların viral protein biyosentezini inhibisyonu yoluyla gerçekleşebileceği bildirilmiştir. Bir çalışmada okaliptüs uçucu yağının adenovirüs ve kabakulak virüsü üzerinde önleyici etkileri gösterilmiştir. Aynı çalışmada okaliptus uçucu yağı Parainfluenza virüse de etkili bulunmuştur. Okaliptus, çay ağacı ve kekikten oluşan formülasyonla yapılan çalışmada, bu uçucu yağların Herpes Simplex Virüs (HSV)’ye karşı %96 inhibisyon gösterdiği bildirilmiştir (20). Çay ağacı ile okaliptusun birlikte değerlendirildiği başka bir çalışmada da HSV’ye etkili olduğu gösterilmiştir (10, 19). Okaliptus türleri ile yapılan antiviral etkinin değerlendirildiği bir çalışmada, E. astringens uçucu yağının coxsackievirus B3 üzerinde doğrudan bir etkiye sahip olduğu belirtilmiştir (21). Okaliptus uçucu yağını epilepsi ve yüksek tansiyon hastaları dikkatli kullanmalıdır. Yüksek dozda kullanımı baş ağrısı yapabilir. Homeopati remedileri ile birlikte kullanılmamalıdır. Çocuklarda 10 yaş altında kullanımı önerilmemektedir.
4- Nane Uçucu Yağı
Lamiaceae familyasına ait, botanik adı Mentha x piperita L. olan bitkiden elde edilir. Su nanesi Mentha aquatica ve bahçe nanesi (spearmint) Mentha spicata’ nın melezi olan bir bitkidir. Bitkinin yaprakları ve sapları kullanılır. Buhar distilasyonu ile elde edilir. Tıbbi Nane uçucu yağının bileşenleri arasında mentol, karvakrol, karvon, metil asetat, limonen ve menton bulunur. Farmakolojik etki, nane yağının birincil bileşeni olan mentolden kaynaklanır. Tıbbi Nane uçucu yağı antiviral, antimikrobiyal, antibakteriyel, antifungal, güçlü antioksidan ve antitümöral etkilere sahiptir (22, 23). Bir çalışmada nane uçucu yağının, asiklovire dirençli bir HSV-1 suşunun (HSV-1-ACVres), plak oluşumunu %99 oranında azalttığı gösterilmiştir (24). Aynı çalışmanın sonunda nane uçucu yağının cilde nüfuz etmesini sağlayan lipofilik yapısı dikkate alındığında, tekrarlayan herpes enfeksiyonunda virüsidal ajan olarak terapötik kullanımda değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Tıbbi nane uçucu yağının mikroemülsiyon tabanlı yeni topikal asiklovir formülünün geliştirilmesi ile ilgili yapılan çalışmada, % 2.5 konsantrasyonlu nane uçucu yağının asiklovirin cilde penetrasyonunu arttığı ve tek doz ile kayda değer bir etki görüldüğü bildirilmiştir (25). Bir başka çalışmada okaliptus ve tıbbi nane yağları kombinasyonu kullanılmış ve bu kombinasyonun Avian İnfluenza Virus (AIV) ve New Castle Virusa karşı etkili olduğu gösterilmiştir (26). Mentha piperita uçucu yağının kardiyak hastalıklarda, G6PDH enzim eksikliği olanlarda, epilepside oral olarak kullanımı kolestaz, gastroösefagial reflüde kullanımı kontrendikedir. Çocukların yüz bölgesine uygulanmamalıdır. Altı yaşından küçük çocuklar tolere edemeyebilir. Homeopatik remedi alanlarda kullanılmamalıdır. Yüksek dozda nörotoksiktir.
5- lavanta Uçucu Yağı
Lamiaceae familyasına ait, botanik adı Lavandula angustifolia Mill. olan bitkiden elde edilir. Lavanta bitkisinin çoğunluğu Akdeniz bölgesinde yetişen 39 türü mevcuttur. Bitkinin taze çiçeklerinden buhar distilasyonu ile elde edilir. İçeriğinde en çok bulunan etken madde linalool ve linalil asetatdır. Diğer etken maddeler, b-karyofilen, geranil asetat, kafur, terpinen-4-ol, beta-osimen ve 1,8 sineol’dur. Yapılan çalışmalarda Lavanta angustifolia’nın genotipi, yetiştirme teknikleri, toplanma zamanı, distilasyon yöntemi, kurutma şekline göre içindeki etken maddeler farklı oranlarda bulunmuştur (27). Lavanta uçucu yağı, birçok bakteri türüne karşı antibakteriyeldir. Ayrıca antiviral, antifungal, antienflamatuar özellikler gösterir (28, 29, 30 ). Bir çalışmada lavanta uçucu yağının influenza (H1N1) virüsüne karşı in vitro %80 inhibisyon gösterdiği bildirilmiştir ( 31). Lavanta uçucu yağının buharına maruz bırakılan İnfluenza virüsünün 30 dakika sonra %85 oranında inhibe olduğu gösterilmiştir. Lavanta uçucu yağının HSV-1’e karşı etkili olduğu bildirilmiştir (32). Lavanta yağı cilde doğrudan uygulanabilen nadir uçucu yağlardan birisidir. Nadiren topikal uygulandığında alerjik dermatit yapabilir. Çocuklarda Lavanta yağının güvenli kabul edilmekle birlikte, güvenilirliği için daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır. Gebelerde kullanımında fetüse etkileri bilinmediğinden ötürü dikkatli olunmalıdır.
6-Kekik Uçucu Yağı
Lamiaceae (Labiatae) familyasına ait, botanik adı Thymus vulgaris L. olan bitkiden elde edilir. Bitkinin taze veya kısmen kurutulmuş yapraklar ve çiçekleri kullanılır. Su / buhar distilasyonu ile elde edilir. Farklı kemotipleri bulunmaktadır. Kemotiplerine göre içerikleri değişkenlik gösterir. İçeriğinde kemotipine göre timol , karvakrol, linalool, limonen, p-simen bulunur. Kekik yağı ve birincil aktif bileşeni karvakrol antimikrobiyal etkinliğe sahiptir (33, 34). Farklı kekik uçucu yağlarında tanımlanan ana bileşikler, karakteristik koku, antimikrobiyal ve antioksidan aktiviteden sorumlu olan karvakrol ve timoldür; ancak içerikleri türe, hasat mevsimine ve coğrafi kaynaklara göre değişebilir. Kekik uçucu yağının HSV-2’ye karşı etkili olduğu bazı çalışmalarda gösterilmiştir (35). Çalışmada anason, hyssop (çördük), kekik, papatya, zencefil ve sandal ağacı uçucu yağları ile yapılan çalışmada HSV-2’nin plak oluşumunun %90 azalttığı gözlemlenmiştir (36). Bununla birlikte uçucu yağlar, HSV-2 ile enfeksiyondan önce veya adsorpsiyon süresinden sonra hücrelere eklendiğinde hiçbir inhibitör etki gözlenmemiş. Bu sonuçlara göre, bu uçucu yağların HSV-2’ yi adsorpsiyondan önce muhtemelen viral zarf ile etkileşime girerek inhibe ettiği düşünülmektedir. Kekik uçucu yağının tarçın, bergamot, okaliptus, limon çimeni (lemongrass) yağları ile birlikte influenzaya karşı etkisinin değerlendirildiği bir çalışmada kekik uçucu yağının, influenza virüsüne karşı %100 inhibitör etki gösterdiği bildirilmiştir. Yakın zamanda yapılan bir çalışmada da kekik ve tarçın, bergamot, limon otu ve lavanta içeren ticari uçucu yağların influenza tip A’ya (H1N1) karşı in vitro antiviral etkisini değerlendirilmiş, kekik uçucu yağının sıvı fazda influenzaya karşı %100 inhibisyon gösterdiği, buhar fazında 30 dakikalık maruziyetten sonra ise %70 inhibisyon gösterildiği bildirilmiştir. Kekik ve karanfil uçucu yağlarının adenovirüs tip 3, poliovirüs ve coxsackievirus B1 virüsüne karşı güçlü antiviral aktivite sergilediği gösterilmiştir. Kekik uçucu yağı kan pıhtılaşmasını inhibe edebilir. Gebelikte ve yüksek tansiyon durumunda kullanılması önerilmez.
7-Bergamot Uçucu Yağı
Rutaceae familyasına ait, botanik adı: Citrus bergamia Risso & Poit. olan bitkiden elde edilir. Meyvenin kabukları kullanılır. Soğuk ekspresyon yoluyla elde edilir. İçindeki etken maddeler limonen, linalil asetat, linalool, terpinen, pinendir. Bergamot uçucu yağı antiviral, antibakteriyel, antifungal, antiproliferatif, antienflamatuar, antinosiseptif, anksiyolitik etkilere sahiptir. Bir çalışmada bergamot ve okaliptüs uçucu yağlarının aerosol formlarının influenza virusu 10 dakika içinde inhibe ettiği gösterilmiştir. Bir başka in vitro çalışmada bergamot uçucu yağının %0,3 konsantrasyonda İnfluenza A’yı ( H inhibe ettiği gösterilmiştir. Bir başka çalışmada bergamot, kekik, tarçın, limon otu ve lavanta uçucu yağlarını içeren ticari bir formulasyonun İnfluenza tip A›ya (H1N1) karşı in vitro antiviral etkisi değerlendirilmiş, bergamot uçucu yağının sıvı fazda influenzaya karşı %100 inhibisyonu gösterdiği, buhar fazında 30 dakikalık maruziyetten sonra ise %95 oranında inhibisyon gösterildiği bildirilmiştir. Bergamot uçucu yağı karanlık bir ortamda ve buzdolabında saklanmalıdır. Fototoksiktir. Cilde sürüldükten sonra 24 saat boyunca güneşe çıkılmamalıdır. Altı yaşın altındaki çocuklar için kullanımı güvenilir değildir.
8- Biberiye Uçucu Yağı
Lamiaceae (Labiatae) familyasına ait, botanik adı Rosmarinus officinalis L. olan bitkiden elde edilir. Kokulu, iğne şeklinde yaprakları ile çok yıllık yaprak dökmeyen bir bitkidir. Bitkinin çiçekleri ve yaprakları kullanılır. Buhar distilasyonu yöntemi ile elde edilir. İçeriğinde 1,8-sineol, borneol, kafur, a-Pinen, limonen bulunur. Biberiye uçucu yağı antibakteriyel , antiviral, antifungal, antioksidan, antiseptik özellikler taşır. Bir çalışmada biberiye uçucu yağının HİV üzerinde antiviral etkisi olduğu gösterilmiştir. Baska bir çalışmada HSV üzerinde etkili olduğu belirtilmiştir. Okaliptus, tarçın, biberiye uçucu yağları içeren ticari bir formülasyonla yapılan çalışmada, formülün influenzaya karşı etkili olduğu gösterilmiştir. Biberiye uçucu yağı, epileptik nöbeti tetikleyebileceği için epilepside kullanımı kontrendikedir. Tansiyon yüksekliği ve gebelik durumunda kullanımı önerilmez.
9-Karanfil Uçucu Yağı
Myrtaceae familyasına ait, botanik adı Syzygium aromaticum (L.) olan bitkiden elde edilir. Kökleri (stem) kullanılır. Buhar distilasyonu ile elde edilir. İçeriğinde ağırlıklı olarak öjenol vardır (%84). Karyofilen ve öjenol asetat diğer bileşenlerdir. Karanfil uçucu yağı antibakteriyel, antiviral, antifungal, antioksidan, antienflamatuar ve antiseptik özellikler 126 Bütüncül Tıbba Genel Bakış gösterir. Bakteri, maya ve küf mantarlarının çoğalmasını inhibe ettiği bildirilmiştir. Karanfil uçucu yağında bulunan öjenol güçlü antimikrobiyal aktiviteden sorumludur. Yapılan bazı çalışmalarda karanfil uçucu yağında bulunan öjenolün, fare modelinde herpes simpleks virüsün neden olduğu keratitin büyümesini geciktirdiği HSV 1 ve 2’yi viral replikasyonunu önleyerek doğrudan inaktive ettiği gösterilmiştir. Başka bir çalışmada karanfil, okaliptüs, tarçın, biberiye uçucu yağları içeren bir formülasyonla yapılan çalışmada, formülün influenza A virüsüne karşı etkili olduğu gösterilmiştir. Karanfil uçucu yağı antikoagülandır, platelet agregasyonunu inhibe eder. Bu özelliği ile antikoagülan ilaçlarla etkileşime girer. Ayrıca MAO-A inhibisyonu yapar. Psikiyatri ilaçlarından MAOI ve SSRI grubu ilaçlarla etkileşir. Embriyotoksiktir. Oral alımda zehirlenme vakaları bildirilmiştir. Doğrudan burna çekerek solunmamalıdır. Doğrudan cilde sürülmemelidir.
10-Defne Uçucu Yağı
Lauraceae familyasına ait, botanik adı Laurus nobilis L., olan bitkiden elde edilir. Laurus nobilis, güney Akdeniz bölgesine özgüdür ve çoğunlukla süs bitkisi ve tıbbi bitki olarak Avrupa ve ABD’de yetiştirilmektedir. Bitki birçok ülkede halk ilaçları olarak kullanılmaktadır. Kurutulmuş yaprakları kullanılır. Su distilasyonu ile elde edilir. İçeriğinde 1,8-sineol, a-Pinen, Linalool, sabinen bulunur. Defne uçucu yağı ile ilgili yurdumuzdan yapılan bir çalışmada Ertürk ve ark. Laurus mobilis’in Autographa Californica Nuclear Polyhedrosis Virus (ACNPV) üzerine antiviral etki gösterdiğini tespit etmişlerdir. Bir çalışmada defne uçucu yağının meyvesinden elde edilen uçucu yağın SARS-CoV’ye karşı antiviral aktiviteye sahip olduklarını IC50 değerlerinin 120 mg/ ml, selektivite indekslerinin (SI;TC50/ IC50) =4.2. olduğunu, aynı yağın HSV-1 üzerine antiviral etkisinin ise daha fazla ve IC50 değerinin 60 mg / ml olduğunu göstermişlerdir. Defne uçucu yağı içerdiği metilöjenoldan dolayı potansiyel olarak karsinojeniktir. İçeriğindeki 1,8 sineol küçük çocuklarda bronkospazm yapabilir. Ciltte hassasiyet yapabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder