Anafilaksiye Genel Bir Bakış
Dr.NevinKURT
Anafilaksi
u
Alerjinin, tedavi edilmezse ölümle
sonuçlanabilen en ciddi klinik tablosudur.
u
Hızlı tanı konup, hızlı ve etkili
tedavi edilirse yaşam kurtarıcı acillerdendir.
u
Anafilaksiyi her hekimin iyi
bilmesi ve erken tanıyıp, erken müdahale etmesi gerekir
*Pediatrics 2017; 139: e20164006.
TANIM
u Anafilaksi, mast hücre ve
bazofillerden ani mediyatör salınımı sonucu gelişen, farklı klinik ve şiddette
olan, hızlı başlangıçlı, yaşamı tehdit eden, sistemik bir aşırı duyarlılık
reaksiyonudur.
* J Allergy Clin Immunol 2011;127:587-93.
ETYOLOJİ- EPİDEMİYOLOJİ
u
Anafilaksinin gerçek sıklığı
bilinmemekle birlikte toplumda yaşam boyu prevalansının % 0.05 - % 2 olduğu
tahmin edilmektedir
u
Çocuklardaki görülme sıklığı
ise daha yüksektir. Bir çalışmada çocuklarda bu sıklık %1.5 olarak
belirtilmiştir
ANAFİLAKSİ NEDENLERİ
u
BESİNLER: En sık neden (%33-56
). Yer
fıstığı, Fındık, Deniz Ürünleri, Yumurta, Susam.
u
İLAÇLAR : Erişkinde en sık neden .
Beta lactam antibiyotikler, NSAİ.
u
VENOM: Arı ve karınca .
u
LATEKS: Sağlık çalışanlarının %12
sinde.
u
AŞILAR: İçeriğindeki jelatin ve
yumurta.
u
EGZERSİZ: Büyük yaşta erkek
çocuklarda.
u
İDİYOPATİK: Erkeklerde sık. Yaşla artar.
Mastositoz dışlanmalıdır.
*Çocuk Dergisi ,2011;11(2):43-53
u
Anafilaksi klasik olarak IgE
aracılığıyla mast hücre ve bazofillerin degranüle olması sonucu mediyatörlerin
açığa çıkması aracılığıyla oluşur.
u
Bu mediyatörler histamin,
heparin, triptaz, kimaz, karboksipeptidaz A3, tümör nekrozis faktör a (TNF-a),
katepsin G gibi önceden sentezlenmiş mediyatörler
ve
u
platalet aktive edici faktör
(PAF), prostaglandin (PG) D2, lökotrien (LT) C4, sitokinler (interlökin (IL)
-5, IL-6, IL-8, IL-13, IL-33, TNF-a ve granulosit makrofaj koloni stimülan
faktör (GM-CSF) ve kemokinler (MIP-1a, MIP-1b ve MCP1) gibi yeni sentezlenen mediyatörler olmak
üzere iki gruptur.
*Allergy 2011;66(1):1-14.
u
Nadiren mast hücreleri ve
bazofiller, IgE aracılığı olmadan immunolojik olarak uyarılabilirler. IgG aracılıklı anafilaksi yüksek
molekül ağırlıklı demir dekstran ve infliksimaba bağlı olarak bildirilmiştir
u
Anafilaksi immunolojik olmayan mekanizmalarla da gelişebilir. Egzersiz, soğuk,
sıcak, güneş ışını/UV radyasyon gibi fiziksel faktörler, etanol ve opiyatlar
gibi ilaçlar direkt mast hücre degranülasyonu yaparak anafilaksiye neden
olabilirler.
u
İDİYOPATİK : Bir neden
bulunamaz.
*Clin Exp Allergy. 2019;49(7):942-952.
KLİNİK
u
Anafilaksi en sık 5 organ sisteminde
bulgulara yol açar. Bunlar sıklıklarına göre; cilt, mukoza, solunum,
kardiyovasküler, gastrointestinal sistem ve nörolojik sistemdir.
u
Bulgular parenteral yolla alımı
takiben 5-30 dk.’da ortaya çıkar, bazen 1 saat ve üzerindeki sürede de ortaya
çıkabilir.
u
Oral yolla alımdan sonra genellikle
ilk 2 saatte oluşur. Birkaç saate kadar gecikebilir.
u
Reaksiyon ne kadar hızlı ortaya
çıkarsa, anafilaksinin şiddeti de o kadar fazladır. Erken başlayan
reaksiyonlarda ölüm riski daha yüksektir. Başlangıç semptomları iç sıkıntısı,
ölüm korkusu, baş dönmesi ve bayılma hissi şeklindedir
u
Anafilaktik
bir reaksiyonun başlangıcında, hafif kaşıntı veya avuç içi ve ayak tabanlarında
veya anogenital bölgede yanma hissi, metalik tat, anksiyete, baş ağrısı ve
yönelim bozukluğu ile "prodromal
semptomlar" şeklinde semptomlar görülebilir.
* J Allergy Clin Immunol 2010;125(2 Suppl 2):161-81.
Cilt -mukoza (%80-90)
u
Ürtiker, anjioödem, morbiliform döküntü
u
Kaşıntı, karıncalanma, sıcak
basması, flushing,
u
Periorbital kaşıntı, şişlik,
eritem, konjunktival kaşıntı, akıntı
u
Dudak, dil, uvula ve yumuşak
damakta kaşıntı ve şişlik
u
Dış kulak yolu, avuç içi, ayak
tabanı ve genital bölgede kaşıntı
Solunum Sistemi (%40-70)
u
Burun: Akıntı, tıkanıklık,
kaşıntı, hapşırık
u
Larinks: Ses kısıklığı, boğulma
hissi, stridor, disfoni, disfaji,
u
Akciğer: Nefes darlığı, vizing,
bronkospazm,
solunum yetmezliği, öksürük, göğüste sıkışma hissi
u
Siyanoz
Kardiyovasküler Sistem (%10-45)
u
Hipotansiyon,
u
Taşikardi, bradikardi, disritmi
u
Göğüs ağrısı, çarpıntı
u
Şok, senkop
u
Aritmi,
u
Kardiyak arrest
Gastrointestinal Sistem(%30-45)
u
Bulantı-kusma
u
Karın ağrısı-kramp
u
ishal
Nörolojik Sistem (%10-15)
u
Ölüm korkusu, huzursuzluk
u
Bilinç değişiklikleri,
konvülsiyon
u
Konfüzyon
u
Baş ağrısı, bulanık görme
u
Ani davranış değişiklikleri
u Huzursuzluk (süt çocuğu ve küçük çocuklarda ani davranış
değişikliği, örneğin: irritabilite, oyunu bırakma, anneye yapışma )
Diğer
u
Terleme, inkontinans
u
Ağızda metalik tat, disfaji
u
Uterus kontraksiyonları
TANI
u Anafilaksinin tanısı esas olarak klinik bulgularla konur.
u Anafilaksi kliniği ile gelen hastada hızlıca ayrıntılı öykü
alınmalıdır.
u Ancak öykü alınırken tedavide gecikmeye neden olunmamalıdır.
Özellikle bulguların ortaya çıkmasından önce anafilaksi tetikleyicilerine maruz
kalıp kalmadığı, benzer bulgulara yol açabilecek bir hastalığı olup olmadığı,
u
Olaydan önceki 6 saat içinde
aldığı besinler ve ilaçlar, böcek ısırması, egzersiz, sıcak-soğuğa temasın olup
olmadığı sorulmalıdır. Eğer kadın ise mens dönemi ile ilişkisi sorulmalıdır.
* J Allergy Clin Immunol 2010;126(3):477-80.1-42.
Şu 3 kriterden herhangi biri varsa anafilaksi
tanısı konur :
1) Ani
başlangıçlı (dakikalar veya saatler içinde gelişen) cilt, mukoza veya her ikisinin
tutulumu (yaygın ürtiker, kaşıntı veya flushing, dudak dil-uvulada
şişme)
ve ek
olarak aşağıdakilerden en az bir tanesinin
eşlik etmesi:
u
a) Solunum problemi (dispne,
hışıltı, bronkospazm, stridor, PEF (peak ekspiratuvar flow-tepe ekspiryum akım
hızı)’de düşme, hipoksemi)
u
b) Hipotansiyon veya
hipotansiyona bağlı uç organ disfonksiyonunu gösteren bulgular (hipotoni, kollaps,
senkop, inkontinans)
2) Hastanın muhtemel bir alerjen ile karşılaşmada dakikalar veya
saatler sonra aşağıdakilerden 2 veya
daha fazlasının gelişmesi:
u
a) Deri ve/veya mukoza tutulumu
(yaygın ürtiker, kaşıntı-flushing, dildudak-uvulada şişme)
u
b) Solunum sıkıntısı (dispne,
hışıltı, bronkospazm, stridor, PEF’ de düşme, hipoksemi)
u
c) Hipotansiyon veya ilişkili
semptomlar (hipotoni, kollaps, senkop, inkontinans)
u
d) Persistan gastrointestinal
semptomlar (kramp şeklinde karın ağrısı,kusma)
3) Hastanın daha önceden
bilinen alerjen ile karşılaşmada dakikalar veya saatler içinde hipotansiyon
gelişmesi:
u
a) Süt çocukları ve çocuklar
için: Yaşa göre düşük sistolik kan basıncı veya sistolik kan basıncında %30’dan
fazla düşüş
u
b) Yetişkinler için: Sistolik
kan basıncının 90 mmHg’dan düşük olması veya kişinin bazal sistolik kan
basıncından %30’dan fazla düşüş olması.
u
Hipotansiyon sınırları:
1 ay -1 yaş
arasında <70 mmHg,
1-10 yaş arasında:
70+(2xyaş) mmHg, 11-17 yaş arasında <90 mmHg.
LABORATUVAR
u
Anafilaksi tanısı klinik ile
konulmaktadır.
u
Ancak bazı hastalarda serum
histamin ve triptaz düzeyi gibi laboratuvar testleri kullanılabilir. Semptom
başlangıcından 15 dk-1 saat arasında alınan serum histamin düzeyi tanıda
yardımcı olabilir.
u
Semptom başlangıcından 15 dk -
3 saat arasında alınan serum triptaz seviyesi >11.4 mcg/L olması anafilaksi
tanısını destekler .Ancak normal olması tanıyı dışlamaz.
*
J Allergy Clin Immunol 2011;127:587-93
AYIRICI TANI
u
Anafilaksi ile en sık karışan
klinik tablo vazovagal senkop atağıdır.
u
Vazovagal senkopta hastalarda vagal
uyarı sonucu ani gelişen hipotansiyon vardır ve bradikardi görülür (anaflakside genellikle taşikardi olur) .
u
Solukluk ve terleme eşlik eder ve
ürtiker gibi deri bulguları ile solunumsal semptomlar eşlik etmez.
u
Anaflakside astım atağı, ürtiker,
panik atak, hiperventilasyon sendromu, şok gibi durumlar da ayırıcı tanıya
girmektedir.
*J Allergy Clin Immunol 2006;117:391-7.
Klinik - literatür
u
Olabarri ve ark .
hipotansiyonun anafilaksi bulgusu olduğunu bilen hekim oranı % 69.7 olarak
bildirilmiştir.
u Paramediklerle yapılan bir çalışmada
paramediklerin tipik anafilaksi semptomlarını %98.8 ni tanıdığını,
ancak atipik semptomları sadece %3’ünün
tanıyabildiği görülmüştür.
u
Meksika'da hekimlerin
%97.4'ünün cilt, solunum ve kardiyak semptomları olan bir anafilaksi vakasını
doğru şekilde teşhis edebildiği, ancak cilt semptomları olmadan anafilaksi
teşhisi koyan hekim oranının %56.4 olduğunu bildirmiştir.
*Olabarri
M, Gonzalez-Peris S, Vázquez P, González-Posada A, Sanz N, Vinuesa A, Diez N,
Benito J, Mintegi S. Management of anaphylaxis in Spain: pediatric emergency
care providers' knowledge. Eur J Emerg Med. 2019;26(3):163-167
**Jacobsen
RC, Toy S , Bonham AJ, Salomone JA, Ruthstrom J., Gratton M. Anaphylaxis
Knowledge Among Paramedics: Results of a National Survey, Prehospital Emergency
Care,2012, 16:4, 527-534,
***Pimentel-Hayashi JA, Navarrete-Rodriguez EM, Moreno-Laflor OI,
Del Rio-Navarro BE. Physicians' knowledge regarding epinephrine underuse in
anaphylaxis. Asia Pac Allergy. 2020 , 22;10(4):e40.
TEDAVİ
u
Anafilaksi tedavisinde esas
olan erken tanı ve hızlı tedavidir.
u
Bu prognozu belirleyen en
önemli faktördür.
u
Anafilakside ADRENALİN,
uygulanması gereken ilk ilaçtır ve geciktirilmemelidir.
*
Pediatr Emerg Care. 2008;24(12):861-6
TEDAVİ- ADRENALİN :
1/1 lik
u
Adrenalin intramüsküler olarak (İM)
uyluk ön-yan tarafına (vastus lateralis kası)
uygulanmalıdır.
u İntramüsküler Adrenalin dozu 1/1 lik (1 mg/mL) Adrenalinden 0,01
mg/kg dozunda (0.01 ml/kg) uygulanır.
u
Çocuklarda maksimum 0,3 mg (3 dizyem);
u
Erişkinlerde 0,5 mg (5 dizyem) uygulanmalıdır.
( 10 kg: 1 dzy
; 20 kg:2 dzy ; 30 kg ve sonras : 3 dzy)
u
Gerektiğinde 5-10 dakikada bir
tekrarlanabilir
*
Allergy,2007;62(8):857-71
Adrenalin - literatür
u
Ülkemizde yakın tarihte yapılan
üç çalışma hekimlerin yarısının Adrenalin doğru dozunu bilmediğini ortaya
koydu.
u
Bu çalışmalarda Adrenalin
dozunu bilenlerin oranı %42.7, %57.5 ve %60 olarak bildirmiştir .
*Tuncel
T, Sancakli O, Bag O, Cetin HS, Özdoğru EE. Physicians’ approach to anaphylaxis
in childhood. Pediatr Emerg Care 2020. doi: 10.1097/PEC.
**Arga
M, Topal E, Yılmaz S , Erdemli PC, Bıçakcı K, Bakırtaş A ,Knowledge Level on
Anaphylaxis and its Management, Turk J Pediatr 2021; 63(3): 372-383.
***Özkars
MY.,Anaflaksiye Aile Hekimlerinin Gözünden Bakış, Güncel Pediatri .
2019;17(1):3444
ADRENALİN
u
Anafilaksi tedavisinde ilk
seçenek ilaç olan Adrenalin, ölüm ve hastaneye yatışı önleyen tek ilaçtır.
u
Anfilaksi ile başvuran
hastalarda Adrenalin uygulanması ile ilgili mutlak kontrendikasyon yoktur.
u
ŞÜPHELENİLDİĞİ ANDA
YAPILMALI !!
*J. Allergy Clin Immunol 2011;127:587-93.
ADRENALİN
u
Mukozal ödemi, membran
sızıntısını azaltır.
u
Bronkodilatasyon sağlar.
u
Vazodilatasyona bağlı
hipotansiyonu ve kollaps bulgularını düzeltir.
u 1.
Basamak tedavisindeki ilk ve tek ilaçtır
TEDAVİ 2.basamak
u
Hastaya uygun pozisyon vermek:
u 1-tetikleyici faktörleri uzaklaştırması; 2-Adrenalin uygulaması
sonrasında 3 . önerilen uygulamadır.
u
Eğer hasta solunum sıkıntısı
çekiyor ise oturur pozisyon verilmeli; dolaşım yetersizliği var ise yatar
pozisyona getirilip alt ekstremiteler yukarı kaldırılmalı ve böylece venöz
dolaşım arttırılmalıdır.
u Gebe ise sol yana yatırılmalıdır.
u
Hastalar aniden dik pozisyona
getirilmemelidir !!!
*
J Allergy Clin Immunol 2007;119:1018-9.
TEDAVİ 2.basamak
u
Tüm hastalara yüz maskesi ile
yüksek akım oksijen tedavisi uygulanmalıdır :6-8 L/dk
u
Damar yolu açılıp sıvı desteği,
u
Vital bulgular stabilize
edilmeli,
u
Solunum sıkıntısı varsa inhale
beta 2 agonist
Sıvı Desteği :
Çocuklarda SF : 20 cc/kg bir saatte gidecek. ( gerekirse bolus)
Erişkinde ilk 5
dakikada 10 cc/kg ; 1-2 L. bir saatte
TEDAVİ 3. basamak
u
Üçüncü basamak tedavi H1 ve H2
antihistaminikleri u ve
glukokortikoidleri içermektedir.
u
Sistemik antihistaminler
anafilaksi tedavisinde sıklıkla kullanılan ilaçlardır; ancak yalnızca kutanöz
semptomları azaltmak amacı ile kullanılması önerilmektedir.
*Allergy
; 2014;69(8):1026-45.
TEDAVİ - Antihistaminik
H1 antihistaminik :
u
Klorfeniramin 2,5-5 mg (Avil)
u
veya Difenhidramin 1 mg/kg,(
maks.50 mg) ( Benadryl)
H2 antihistaminik:
u
Ranitidine 1 mg/kg, ( maks.50
mg ) (Ulcuran)
u
H1 ve H2 antihistamin birlikte
kullanımı daha etkili olabilmektedir.
*Clin Allergy Immunol. 2002;17:287-317.
TEDAVİ- Glukokortikoidler
u
Oral veya intravenöz
glukokortikoidler anafilaksi tedavisinde uzamış anafilaksi semptomlarını
önlemek amacı ile sıklıkla kullanılan ilaçlardır.
u
Hidrokortizon (10-100 mg) veya
metilprednisolon (1 mg/kg, maksimum 50 mg) tercih edilen steroidlerdir.
u
Etkileri geç başladığı için
(4-6 saat) anafilaksinin akut tedavisinde etkinlikleri azdır.
u
BİFAZİK REAKSİYONLARI
ÖNLEMEK İÇİN KULLANILIR !!
*J Allergy Clin Immunol 2005;115(3 Suppl 2):S483-523.
u
Kortikosteroidlerin bifazik
reaksiyonları önlediğine dair kesin kanıt yoktur.
**
Allergo J Int. 2021; 28:1-25
Tedavi- literatür
Literatürde
pediatristlerle yapılan çalışmalarda, anaflaksi tedavisinde ilk tercih
Adrenalin diyenlerin oranını
u Pimentel-Hayashi ve ark %72,6,
u
Krugman ve ark %72,
u Cetinkaya ve ark %92 olarak bildirmiştir.
*Pimentel-Hayashi
JA, Navarrete-Rodriguez EM, Moreno-Laflor OI, Del Rio-Navarro BE. Physicians'
knowledge regarding epinephrine underuse in anaphylaxis. Asia Pac Allergy. 2020
, 22;10(4):e40.
**Krugman
SD, Chiaramonte DR, Matsui EC. Diagnosis and management of food-induced
anaphylaxis: a national survey of pediatricians. Pediatrics.
2006;118(3):e554-60,
***Cetinkaya
F, Zübarioğlu AU, Göktaş S. Pediatricians' knowledge about recent advances in
anaphylaxis treatment in Istanbul, Turkey. Turk J Pediatr. 2009;51(1):19-21
Tedavi- literatür
u Colleti ve ark . Brezilya'da pediatrik
yoğun bakımda calısan 43 pediatristle çalısmasında İM yolu seçen hekim oranını
%41.9 olarak bildirmiştir.
*Colleti Junior J, de Carvalho WB. Anaphylaxis Knowledge Among
Pediatric Intensivists in Brazil: A Multicenter Survey. Journal of Intensive
Care Medicine. 2017;32(10):593-59.
İZLEM
u
Anafilakside bifazik
reaksiyonlar çoğunlukla ilk semptomların ortaya çıkmasından 4-6 saat sonra
oluştuğu için, hastaların izlem süresinin en az 46 saat olması kabul
edilmektedir .
u
Solunum semptomları olan
hastalar en az 6-8 saat;
u
hipotansiyon gelişen hastalar
ise en az 12-24 saat yakın takip edilmelidir.
*Pediatric Emergency
Care,2008;24(12):861-866
TABURCULUK
u Taburculuk öncesi riskli durumlar değerlendirilmeli,
u
hastaya ve bakım veren kişiye
yazılı olarak acil eylem planı verilmeli,
u adrenalin oto-enjektör reçete edilip nasıl kullanacağı öğretilmeli
ve hangi durumlarda kullanıldığı anlatılmalıdır.
u
Hasta alerji uzmanına
yönlendirilmelidir .
*Allergo
J Int. 2021; 28:1-25.
AOE
u
AOE,
ülkemizde Penepin adı ile üretilmektedir.
u
AOE
çocuklarda 7,5-25 kg arası 0.15 mg/doz; u 25
kg üzerinde 0.3 mg/doz uygulanmalıdır.
*J Allergy Clin Immunol, 2002;109:171-5.
AOE
u https://www.youtube.com/watch?v=qn9ciL7l8T4
AOE - literatür
u
Thomson ve ark. Avustralya da
yaptığı bir çalışmasında anafilaksi tanısı alan hastaların %81.9 una AOE reçete
edildigini, ancak %41.1’ine nasıl kullanılacağının öğretilmediğini tespit
etmiştir.
*Thomson
H, Seith R, Craig S. Downstream consequences of diagnostic error in pediatric
anaphylaxis. BMC Pediatr. 2018; 7;18(1):40.
u
Yılmazbaş ve ark. anafilaksi
nedeniyle 4 hastaya AOE reçete edildiğini, ancak hiç bir hastanın atak
sırasında kullanmadığını belirlemişlerdir.
* Yılmazbas P, Ozceker D, Adiguzel O, Terzi, O. Korkulu rüya
anafilaksi: Tek merkez deneyimi.
Çocuk
Dergisi - Journal of Child 2021;21(1):42-47
ADRENALİN OTO ENJEKTÖRÜ (AOE)
Adrenalin
oto-enjektör (AOE) reçete edilmesi gereken hastalar:
u
1. Anafilaksi öyküsü olan tüm
hastalar
u
2. Daha önce sistemik alerjik
reaksiyon öyküsü olan hastalar
u
3. Besin alerjisi ile birlikte
astımı olan hastalar
u
4. Yerfıstığı, balık ve kabuklu
deniz hayvanlarına alerjisi olduğu bilinen hastalar
u
Ig E aracılı erken tip besin
alerjisi olan hastalara da AOE reçete edilmesi düşünülmelidir.
*
Çocuk Dergisi 2017; 17(4):139-144.
u
Anafilaksinin ne zaman
gelişebileceği önceden öngörülemediği ve tedavi
u
edilmediği durumda ölümle
sonuçlanabildiği için önceden hazırlıklı u olunması gerekir.
u Sağlık çalışanlarının anafilaksinin belirtileri, acil tedavisi ve
önlenmesi u hakkında
eğitimli olması önemlidir.
Son söz………….
u
ADRENALİN İÇİN:
u
BİR KONTRENDİKASYON YOK
u
ŞÜPHELENDİĞİN ANDA
u
1 MG /ML. ( 1/1 LİK)
ADRENALİNDEN
u
UYLUK YAN KASA İM
u
ÇOCUKTA MAX. 3 DİZYEM
u
ERİŞKİNDE MAX. 5 DİZYEM UYGULA